Geçtiğimiz aylarda gazetemizin gündeme getirdiği bir siyasi gelişme kent genelinde büyük ses getirmişti. Buna göre eski başbakanlardan merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın siyaseti hareketlendirecek çok farklı bir kararın arifesinde olduğunu belirtmiştik.

Buna göre Fatih Erbakan, bağımsız milletvekili olmak istiyor, bunun içinde üç kentin üzerinde duruluyordu. Kocaeli ile birlikte İstanbul ve Necmettin Erbakan’ın her daim seçildiği bölge olan Konya’dan bağımsız olarak aday olma fikri benimsenmeye başlamıştı.

Bu çalışmalar içinde Saadet Partisi’nin son seçimlerde aldığı oy oranları da hesap edilmiş, Kocaeli bu adaylık için öne çıkan kent olmuştu…

***

Tabi, hal böyle olunca Saadet Partisi’nin içindeki bazı gereksiz şahıslar bu adaylık ile ilgili antipropaganlara başladılar bile. Milli Görüş misyonunun gençleşmesinin ve yeni nesillere aktarılmasının önüne her seferde set çeken Saadet Partisi içindeki İrlandalıların, bu adaylığı istemeleri elbette beklenemezdi.

Bu durumla ilgilin bir bir ortaya çıkıp sağda solda konuşmaya başladılar bile. Fakat onların da belli bir zaman sonra kabul etmek zorunda kalacakları bir durum var. Gençleşemeyen, kendi içinde yenilenemeyen, farklı ve yeni bir jenerasyon ortaya çıkaramayan yönetim anlayışının günü kurtarmaya yönelik hamleleri ile bir adım dahi ileri gidemeyen Milli Görüş misyonu mevcut yapısıyla yok olmaya mahkumdur.

Umarım bunun farkına vardıklarında vakit çok geç olmaz. Bu açıdan bakıldığında Fatih Erbakan’ın adaylığı bir şans olabilir. Tamam, Milli Görüş bugünlere gelenekçi anlayışı ile gelebildi. Ancak günümüz siyasi yapı bu hareketin de artık kendini yenilemesini zorunlu kılıyor.

Her şeyi bir kenara bırakıp, birilerinin gerçekleri artık görmesi gerekiyor. Aksi bir durumda tek sorumlu, kendi şahsi emelleri uğruna gençlerin önünü açmak istemeyenler olacaktır. Bu kişiler yaşananların bedelini ise tarihin karanlık sayfalarına tek sebep ve sahte kahramanlar olarak geçerek ödeyecektir.

***

Şimdi bazı Saadet Partililer, sebepleri, gerekçelerini araştırmadan, Milli Görüş misyonunun önünde duran tehlikeyi fark edemeden adaylık düşüncesinde olan Fatih Erbakan’ı eleştirmeye ve bunu yaparak birilerine alet olmaya devam ediyorlar. Bana göre onlar, akılları sıra bu adaylığın önüne geçerek, oturdukları koltukları sağlama almaya çalışıyor.

Bunlar ucuz siyasi taktiklerdir mutlaka. Toplumda ise bir karşılığı yoktur. Belki de bu anlayışın fikir yoksulluğunda olması sebebiyle Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül gibi isimler parti genel merkezine tepki göstererek yollarını ayırmak zorunda kalmıştı.

Unutulmasın ki, Fazilet Partisi döneminde hem Erdoğan hem de Gül partide etkin olmak istemiş, hatta Abdullah Gül genel başkanlığı çok az bir oy farkı ile kaybetmişti.

Numan Kurtulmuş örneği ise hala akıllardaki tazeliğini koruyor.

Rahmetli Hoca’yı yanlış yönlendirerek bugün devletin zirve noktalarına halkın desteği ile gelen bu kişilerin partiden ve misyondan uzaklaşmasını sağlayanlar, aynı taktiği genç Fatih için de uygulamak istiyorlar. Fakat unutulmasın ki, bu hareket de şayet amacına ulaşamazsa, Milli Görüş için yok olma süreci de başlamış olacak.

Milli Görüş ya kendini yenileyecek, gençleşecek ve milletin istediği siyasi mantığa bürünecek, ya da yarınları göremeden sadece günübirlik tavır ve davranışlarla yok olmaya yüz tutacak.

Dahası rahmetli Hoca’nın kemikleri sızlayacak.

Kısacası Milli Görüş’ün kalan son gençliği artık misyonun kurtulmasını istiyor. Çünkü onlar bu hareketin çok yaşlandığının farkına varmışlar…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner2817