Tarih: 15 Eylül 2012 Cumartesi
Saat: 20:00
Yer: Konak Hastanesi
 
Hayatında hiç doktora gitmemiş olan babam, ağrılar içinde kıvranıyor. Renk bembeyaz, konuşmakta zorluk çekiyor, 1 saat içinde adeta 10 yaş çöktü. Uzunçiftlik’e daha yakın olduğu için Konak Hastanesi’nin acil servisine geliyoruz. Acil Servis doktoru bakıyor, soruyor. Yatırmıyor bile, elle muayene yapmıyor.
 
Anlatıyoruz, "1-2 saat öncesine kadar hiçbirşeyi yoktu, aniden oldu" diyoruz. Kısa bir konuşma ardından, ”alın bu kağıdı, koridorun sonundaki odada iğnesini yaptırın, 20 dakika sonra göreyim” diyor. Bizim için değil herkes için doktorun söyledikleri deyim yerindeyse bir emirdir. Eğitimi alan, doktor ünvanını hak etmiş olan O'dur çünkü.
 
İğneyi yaptırıyoruz, 20 dk. geçiyor fakat ağrıda en ufak bir azalma yok. Doktor geçer diyor, biraz daha bekliyoruz. Ağrı geçmiyor! Bir serum bağlanıyor. Ağrıda tık yok! Şırınga içinde sıvı bir mide ilacı ağızdan veriliyor. Israrla doktorun yanına gidiyoruz ve “geçmiyor bu ağrı” diyoruz. Israrımız sonunda EKG çekilmesini istiyor. “EKG normal” diyor.
 
Ağrı hep var. Yine doktorun yanındayız. “Bu nasıl bir ağrı, gaz ağrısı böyle olur mu” diye soruyoruz ve olur cevabı alıyoruz. Babamız kıvranıyor acı içinde. Yine ısrarlarımız sonucu tekrar bakıyor ve bu defa röntgen çekilmesini istiyor. Röntgeni çektiriyoruz. Sonuç: Birşeyi yok!
 
Aldığı ağrı kesicilerin etkisiyle şiddetli ağrı yerini normal bir ağrıya bırakıyor. Doktor bize gaz ağrısı olduğunu ve geçeceğini söyleyerek gönderiyor eve.
 
O gece yarı uyanık bir şekilde, ağrı kesicilerin de etkisiyle sabahı ediyoruz. Pazar sabahı durumuna bakıyoruz ağrı devam ediyor. Giriyoruz internete, Seka Devlet Hastanesi’nden Pazartesi günü saat 14:30’a randevu alıyoruz.
 
Pazartesi sabahına kadar bir lokma ekmek bile yiyemiyor. Yürümekte ve konuşmakta zorlanıyor. Randevu saatini beklemeden Seka Devlet Hastanesi’nin acil servisine götürüyoruz. Doktor, yatırıyor ve hem eliyle muayene ediyor, hem de sorularıyla ağrının nedenini bulmaya çalışıyor. Bir takım tahliller istiyor ve hastanın çektiği ağrıyı da dikkate alarak bir uzman doktor çağırıyor.
 
45 dakika içinde acil servise gelen Op.Dr.İlhan Tan, röntgen, tam batın ultrason ve ilaçlı tomografi ile ağrının nedenini bulmaya çalışıyor. Fakat görüntülerde tam olarak anlaşılmadığını, kesin teşhiş için acilen ameliyata alması gerektiğini söylüyor. Biz şoktayız!
 
Gerekli evrakları imzalayarak ameliyat kararını alıyoruz.
 
Tarih: 17 Eylül 2012 Cumartesi
Saat: 21:30
Yer: Seka Devlet Hastanesi
 
Babam ameliyata alındı. Heyecanla ve korkuyla doktordan gelecek haberi bekliyoruz. Yoksa tümör mü var? Nedir bu kadar acı çektiren?
 
Saat 23:00’te ameliyat bitti ve kapılar açıldı.
 
Dr.İlhan Tan kapının eşiğine oturuyor ve şaşkın ve yorgun bir yüz ifadesiyle “Bunca yıllık doktorum, böyle birşey görmedim, bu adam nasıl yaşadı bu halde, çok sağlam bünyesi varmış” dedi. Daha da korktuk.
 
Biraz daha geç kalsaydık kaybedebilirmişiz! Çünkü babamın ülseri varmış ve midesi delinmiş. Öyle böyle değil, para büyüklüğünde delinmiş ve bütün mide asidi iç organlarını sarmış. Doktor Tan’ın dediğine göre, safra aynı piranha balığı gibi, iç organları yer bitirirmiş!
 
Ameliyatın üzerinden 6 gün geçti. Büyük olasılıkla bir 4 gün daha hastanede yatacak. Durumu günden güne iyiye gidiyor.
 
Dr.İlhan Tan’dan Allah razı olsun. Meğer, İlhan beyin ünü tüm Kocaeli’ye yayılmış. Kiminle konuşsam ne kadar iyi bir doktor olduğunu söylüyor. Kendisine tekrar tekrar teşekkür ediyorum, aldığı doğru kararla babamı hayata döndürdüğü için.
 
Gelelim Konak Hastanesi’ne ve malum saatlerde orada görevli olan ismini hatırlamadığım, esmer, gözlüklü, top sakallı doktora.
 
Madem anlamıyorsun hastanın derdini, çok mu zor “bu hastanın durumu ağır olabilir, mutlaka bir uzmana gösterin” demek. Kendine yediremiyor  musun bunu demeyi?
 
Telefon açıp soramıyor musun hocalarına?
 
Acil Servis’e gelen hastalara ağrı kesici yaparak eve gidin tarzındaki muayene alışkanlık haline mi geldi yoksa?
 
Senin bilgisizliğin ve yanlış kararın yüzünden babam hayatını kaybetseydi, nasıl verecektin hesabını?
 
Bu yazı aynı zamanda bir suç duyurusudur.
 
Artık gereğini Konak Hastanesi Yönetimi’mi yapar, sayın Savcılarımız mı yapar bilemiyorum. Ben şikayetçiyim. Bugün benim başıma gelen, yarın başkasının başına gelecek, çok iyi biliyorum.
 
Nitekim, her gün bu tür olayların yaşandığını duyuyoruz. Ama herkes bunu dile getirmiyor, kaleme almıyor.
 
Az önce geçmiş olsun ziyaretine gelen bir arkadaşımla konuşurken, eniştesinin de karın ağrısı şikayetiyle acile gittiğini, ağrı kesici verilip eve gönderildiğini, midesi delindiği için mide asidinin kana karışması sonucu zehirlenerek yaşamını yitirdiğini öğrendim.
 
Yaşadığım ve öğrendiğim bu olaylardan anlıyorum ki; Acil Servisler, gerçekten acil durumu olanlar için değil, ağrısı sızısı olanı rahatlatmak için çalışıyorlar.
 
Doktor kurbanı olmamanız dileğiyle,
 
Hep sağlıklı kalın...
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
izmitli 12 yıl önce

hastaneler ticarethaneye dönerse olacagı bu...büyük geçmiş olsun.

Avatar
Erdem @izmitli 12 yıl önce

çok geçmiş olsun hakan bey,
yaklaşık aynı durum izmitte bir özel hastaned annemin başına geldi, acil servisteki ilgisizlik ancak nezaketinizi kaybettiğinizde gideriliyor.

Avatar
Tulay Erdurmaz 12 yıl önce

büyük geçmiş olsun... ülkemizde denetleme ve ceza kesme mekanizmalarının sağlıklı yürütülmemesinin sonuçlarını yine bizler çekmekteyiz. insan hayatı ne kadar ucuz!

Avatar
asya 12 yıl önce

çok geçmiş olsun allah bir daha böyle acılar yaşatmasın

Avatar
gülcan 12 yıl önce

geçmiş olsun

Avatar
nuray kırova 12 yıl önce

geçmiş olsun dileklerimle,nezahat ablaya selamlar..

Avatar
ayşe 12 yıl önce

para para para bu konak hastanesine kesin denetim şart
para için olmadık tetkikler günde kaç hastaya anjiyo yapılıyor belli değil.

Avatar
öner polat 12 yıl önce

geçmiş olsun dileklerimle, insan hayatını bu kadar basite alan anlayışların yok olması temennisiyle sağlıcakla kalın...

banner2817