15 Eylül’de Cengiz Topel’den bindiği uçakla Trabzon’a giden Halil Özgören, eşi Seher, çocukları Muhammet ve Yuşa ile birlikte tatilini memleketinde geçirdi. 25 Eylül’de geri dönüş yapan Halil Özgören, Trabzon Havaalanı’nda görevlilere 3 bavul teslim etti ve uçağına bindi. İzmit’te uçaktan inen Halil Özgören, yalnızca iki bavulu uçaktan çıkınca durumu görevlilere bildirdi. Görevliler, bavulun Trabzon’da kaldığını ve ilk uçakla gönderebileceklerini ama bunun için kendisinin Sabiha Gökçen’e gidip teslim alacağını söylediler. Bunun için aramadık yer bırakmayan Halil Özgören, belirtilen günde sabah erken saatte Sabiha Gökçen’de hazır oldu ama beklenen uçak gece saat 23.00 sıralarında geldi.
Şok
Halil Özgören asıl şoku bundan sonra yaşadı, havaalanı görevlileri 3 kat poşete sarılı olan bavulu Halil Özgören’e teslim ettiler. Aldığı bavulla, içi şüphe dolu olarak evine dönen Halil Özgören, eşine bavul açılışını kameraya da aldırtarak poşetleri açtı. Poşetler çıktığında ise ortaya savaştan çıkmış, parçalanmış, tekerlekleri kırılmış bir bavul çıktı. Bavulu açan Halil Özgören, içinde bulunan yerel yiyeceklerin torbalarının patlayıp saçıldığını, yakın arkadaşlarına hediye etmek için aldığı üzerinde isimler yazılı olan 700 lira değerindeki Sürmene bıçaklarının olmadığını, iç çamaşırların dağıldığını ve birde sürpriz olarak kendisine ait olmayan içinde bir çift 44 numara ayakkabı, kirli çorap ve kemerin olduğu poşetin çıktığını gördü. Hemen yetkilileri arayan Halil Özgören’e, kayıp olan eşyaların fişlerini ibraz etmesi halinde ödeme yapılacağı söylenirken, yaşanan bavul skandalı hakkında da açıklama yapılmadı.
İkinci şok
Halil Özgören, evde kendi bavulu ile uğraşırken bu kez de, Hollanda’ya giden Halası Ayşe Kot’un, içinde ziynet eşyaları, para, telefon olan bavulunun kaybolduğu haberini aldı. Aile, kaybolan bavullar için yasal yollara başvurmaya hazırlanırken, havayolu şirketi yetkililerinin mağduriyetlerini de gidermelerini bekliyorlar.
İlk kez uçağa bindiğini ve pişman olduğunu söyleyen ve Körfez İlçe’de pimapen işi yapan Halil Özgören, bundan sonraki yolculuklarını planlarken kara yolunu tercih edeceğini söylüyor.