Kocaeli’deki tüm Bilgi Evlerinde görev yapan öğretmenlerle bir araya gelen Kavaklı, öğrenme-öğretme hakkındaki bilgilerini paylaştı. Öğrenme sürecini mutluluk saati olarak tanımlayan yazar Kavaklı, öğrenmenin sonunda beynin mutluluk hormonu salgıladığını söyledi. Çocuklara öğrenmeyi sevdirmek gerektiğini vurgulayan Kavaklı, “Eğitimde esasen başarı önemlidir. Başarısız olan öğrenciyi cezalandırmak gereksizdir. Zaten başarısızlık ona en büyük cezadır” dedi.
ÖĞRENMEYEN BEYİN YOKTUR
Eğitimin ödül sistemi üzerine devam ettiğini dile getiren yazar Ali Erkan Kavaklı, yapılan her güzel işe karşı beynin insanı mutlulukla ödüllendirdiğini vurguladı. Kavaklı, “Beyin öğrenme odaklı yaratılmıştır. Öğrenmeyen beyin yoktur. Öğrenme hızları ve biçimleri farklı olan beyinler vardır, eğitimci bunu fark eder. 8 çeşit zeka vardır. Sözel, sayısal, sosyal, kinestetik zeka, kişisel zeka, görsel zeka, işitsel zeka, dokunsal zeka. Osmanlı da her öğrenci özel kabul edilerek kendi zeka özelliğine göre eğitim uygulanırdı” şeklinde konuştu.
ÖĞRETMEN YOL GÖSTERİCİ OLMALI
Bir öğretmenin öğrenciye söyletmesi gereken en önemli sözün “ben yapabilirim” olmalıdır diyen yazar Kavaklı, şunları kaydetti: “Öğretmenin birinci ödevi çocuklara okumayı sevdirmektir. Öğretmen şefkatli ve merhametli olmalıdır. Öğretmen, çocuklara yol gösterebilmeli, ilham verebilmeli, onlara başarma zevkini tattırabilmelidir”