Unutmamak gerekir ki, 10 Kasım 1938 bir devrin sonu değil, Atatürk'ün bizlere miras bıraktığı Cumhuriyetimizin her bakımdan abad edilmesi için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Gazi Mustafa Kemal de, bu şuurla 'Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır; ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır' demiştir.
Dolayısıyla, Atatürk'ün aziz hatırasına sahip çıkmak, onun 'en büyük eserim' dediği Cumhuriyetimizi, daha güçlü, daha demokratik, daha kalkınmış hale getirmek; onun kendi deyimiyle 'muasır medeniyet seviyesinin üzerine' çıkarmakla mümkün olacaktır. Bugün bizler Cumhuriyetimizin kuruluş ilkelerine, ideallerine sımsıkı bağlı kalarak, cumhuriyetimizin temel değerlerini koruyarak, kazanımlarını arttırarak, ülkemizi hak ettiği çağdaş seviyelere taşıyarak yolumuza devam ediyoruz. İnanıyorum ki, gelecek nesillerimiz de Cumhuriyetimizi ilelebet payidar kılmak için aynı azim ve kararlılıkla mücadele vereceklerdir.
Büyük şahsiyetler yas tutularak değil, fikirleriyle, eserleriyle, fedakâr gayretleriyle anılırlar. Bizler de millet olarak, vefatının 74. yılında Ulu Önder Atatürk'ü, İstiklal Savaşımızın başkumandanı, bağımsızlığımızın sembolü ve Cumhuriyetimizin kurucusu olarak Şükranla ve Rahmetle anıyoruz dedi.